Sarsılmış bebek sendromu (shaken baby) sonucu ölüm; olgu sunumu
Özet
Amaç: Ülkemizde sağlık çalışanlarının Sarsılmış Bebek Sendromu (SBS) ile ilgili olarak yeterince deneyimli olduğunu söylemek güçtür. Ülkemizde SBS ile ilgili literatür oldukça sınırlıdır. SBS sonucu öldüğü belirlenen olgu, konuya dikkat çekmek açısından sunulmaya değer bulunmuştur. Yöntemler: Çalışmamızda üniversite hastanesine başvuran, SBS tanısı konulan ve tedavi sürecinde yaşamını yitiren bir olgu incelenmiştir. Bulgular: Dış muayenede; frontal kısımda yaygın 7x5 cm’lik hematom, sağ yanak orta kısımda 7x2 cm’lik üzeri krutlu sıyrıklar içeren ekimoz, göğüs ön yüzde sarı-kahverengi 1x1 cm, 2x1 cm ve 2,5x1 cm’lik 3 adet ekimoz, iç muayenede; yaygın subdural kanama ve histopatolojik incelemede bilateral retinal kanama saptanmıştır. Sonuç: Çocuk istismarı tanısının konulması ve ileri süreçte önlemeye yönelik çalışmaların yapılması multidisipliner bir yaklaşım gerektirir. Olguların değerlendirilmesinde adli tıbbi değerlendirme oldukça önemlidir. Bu tür olgularda sağlık çalışanları, hukukçular, sosyal çalışmacılar ve kolluk kuvvetleri ortak hareket etmelidir. Bu tür olgulara dikkat çekilmesi açısından, konuyla ilgili daha geniş çalışmalar yapılması ve olguların paylaşılması önemlidir . Objective: In our country, it’s difficult to say that the health care workers are experienced enough in SBS. And also literature related with SBS is limited in Turkiye. The case died of SBS was deemed suitable for reporting in order to draw attention to the topic. Methods: In our study, we analysed a case applied to Eskisehir Osmangazi University Hospital, diagnosed as SBS by pediatricans and then died during the treatment process. Results: The external visual examination; widespread 7x5 cm hematoma in the frontal part, 7x2 cm ecchymosis with epithelised abrasions in the middle of the right cheek, yellow-brown 3 ecchymoses (1x1 cm, 2x1 cm and 2.5x1 cm) at the anterior chest, and the autopsy findings; widespread subdural haemorrhage and bilateral retinal haemorrhage were determined at the histopathologic examination. Conclusion: The diagnosis of child abuse and preventive studies during the further process requires a multidisciplinary approach. Forensic medical evaluation is very important in the evaluation of cases. In such cases; health workers, legists, social workers and law enforcement officials must act together. To do more detailed studies about the topic and to share cases are important in order to point out this kind of cases.
Kaynak
Adli Tıp DergisiCilt
26Sayı
2Bağlantı
https://app.trdizin.gov.tr//makale/TVRRMk1ESTRPQT09https://hdl.handle.net/20.500.12809/7253