Efes müzesi'nde korunan Roma dönemine ait bir grup strigilis
Özet
The subject of this article is on six strigliai, of which one is made of iron, one of copper and four worked as bronze. All are preserved in the Ephessos Museum and were purchased in different times. Five of them are intact, apart from one example represented only with its spoon part. They have different measures, the shortest one being 15 cm and the longest one 28.6 cm. These measurements are parallel to other strigilis findings.The handle form of the strigilis play an important role in the chronological order from the 5th century BC to the 1st century BC. Handles seem to gradually become quadrangle within the centuries. With the 1st century BC the development of the quad-ragle handle form seems to be finished. The only change in strigilis belonging to the first century AD is the concave bow on the egdes of the handles and the narrow handle gap. This determination is important for a terminus for the strigilis. This develepment continues from the 1st century AD to the end of the Roman Period. In the Roman period the handle is not the determinant factor in the dating of the strigilis anymore, as it was substituted by the general typology of the strigilis. In the pre Roman Period there is a kind of attachment between the handle of the strigilis and the spoon. However in the Ephesos examples which were analysed typo-logically, it is observed that none of them have this attachement and that the handle is directly adhered to the spoon. It can be determined that there are three different types. These types are grouped in terms of technical features and differences between handle and spoon. According to Kotera-Feyer's classification the analysis on Ephesos examples show that they can be grouped as the ones with "Vertical Form" and four of them as the "Reverse S Form". Kotera-Feyer's "Reverse S Form" has the same typological features with Bonis's "Pannonia Type". "Pannonia" and "Reverse S Form" types of strigliai are parallel with the Anatolian one when we consider the forms of the Ephesian examples. However their ornaments are different. This fact indicates that one of the subordinate group of these strigilai could have been produced in Anatolia. The suggested date for the "Reverse S Form" strigilai by Kotela-Feyer is 1st century AD. However with the enlightment of the Laodikeian examples the suggested date by Kotela-Feyer can be receeded to the Augustian Period. Four of the mentioned strigilai have ornaments on their handles and spoons. In one example the ornament is applied only to the handle. The majority of the ornaments are floral and geometric. Only one example is represented with a temple and a snake, within geometrical and floral motives on the spoon part. Linear and plantai ornaments, geometrical ornaments, star, architectural designs and figurative scenes are represented only on one strigilis alltogether, thus it is a unique example. The snake and star motives on the strigilis must have been related with the Dioskorai and the represantation of a temple can be related with the religious tends of the items owner. The examples from the Ephesus Museum are dated according their decorations and by using Feyens method. Accordingly, the "Reverse S" formed examples are dated to the 2nd century AD and the "Vertical" formed Strigilai to the 1st century AD. Efes Müzesi’ne farklı tarihlerde satın alma yoluyla kazandırılan bir demir, bir bakır ve dört bronzdan oluşan toplam altı strigilis, bu çalışmanın konusunu oluşturmaktadır. Strigilislerden beşi tam veya tama yakın korunmuşken biri sadece kaşık bölümünden oluşmaktadır. Farklı uzunluklara sahip Efes örneklerinin en kısası 15 cm olarak ölçülürken, en uzunu 28, 6 cm olarak ölçülmüştür. Bu ölçüler, genel olarak diğer strigilis buluntularının uzunluklarıyla paralellik göstermektedir. Strigilislerin kronolojik gelişiminde önemli bir rol oynayan kulp formlarında MÖ 5. yüzyıldan MÖ 1. yüzyıla kadar ovalden dörtgene doğru bir gelişim süreci gözlenir. MÖ 1. yüzyıl ile birlikte kulbun ön kısmından arka kısmına geçiş 90 derece
ile sağlanır ve böylece dörtgen kulba doğru olan gelişim süreci tamamlanmış olur. MS 1. yüzyıla ait strigilislerin kulplarında görülen yegâne değişiklik ise kulp kenarlarının
içe doğru bükülmesi ve kulp aralığının daralmasıdır. Bu tespit, kulp kenarı içe doğru kıvrılmış strigilisler için terminus oluşturması açısından önem teşkil eder. MS 1. yüzyıl ile birlikte bu sürecin Roma Dönemi sonuna kadar devam ettiği görülmüştür. Roma Dönemi strigilislerinin tarihlendirilmesinde belirleyici öğe artık kulp olmaktan çıkmış, bunun yerini genel strigilis tipolojisi almıştır.
Roma Dönemi öncesinde strigilis kulbunu arka kısımda kaşığa bağlayan bir eklenti bulunmaktadır. Ancak tipolojik açıdan incelediğimiz Efes örneklerinin hiçbirinde söz
konusu eklentinin olmadığı, kulbun direk olarak kaşığa bağlandığı tespit edilmiştir. Konu üzerine yaptığımız literatür araştırmaları da Roma Dönemi’nde istisnai örnekler olmakla birlikte, bu tespitimizi desteklemektedir. Yine örneklerimiz üzerinde yapılan incelemeler sonucunda kronolojik bir gelişimden ziyade yapım tekniğine dayanan ve kulptan kaşık bölümüne geçişlerdeki farklılıklar göz önünde bulundurularak üç farklı tip belirlenmiştir.
Efes örnekleri üzerinde yapılan incelemeler, iki örneğin Kotera-Feyer’in oluşturduğu strigilis sınıflamasına göre “Dikey Form” kategorisinde, dört örneğin ise “Ters Çevrilmiş S Profilli Form” kategorisinde değerlendirilmesi gerektiğini göstermiştir. Kotera_Feyer’in “Ters Çevrilmiş “S” Formu, Bónis’in, “Pannonia Tipi” olarak adlandırdığı
strigilisler ile aynı forma sahiptir. Pannonia veya Ters Çevrilmiş “S” formundaki strigilisler Efes örnekleri özelinde Anadolu örnekleri ile form olarak tamamen paralel
olmalarına karşın, bezeme sistemi açısından oldukça farklı oldukları tespit edilmiştir. Bu tespit, beraberinde bu tipin bir alt grubunun Anadolu’da üretilmiş olabileceklerini
göstermesi açısından önem taşımaktadır. Yine “Ters Çevrilmiş S Profilli Tip”in başlangıç tarihi olarak Kotera-Feyer’in önerdiği MS 1. yüzyılın sonu tarihini, Laodikeia’dan ele geçen bir örnek ışığında biraz daha erkene Augustus Dönemi’ne (MÖ 27-MS 14)
çekmek mümkün görünmektedir. Söz konusu strigilislerden dördü bezemeli olup, bezemeler strigilislerin kulp ve kaşık bölümlerinde yer almaktadır. Bunlardan sadece bir örnekte bezeme kulp bölümünde bulunmaktadır. Bezemelerin geneli bitkisel ve geometrik öğelerden oluşurken, bir örnekte tapınak içinde tasvir edilmiş bir yılan figürü ile birlikte bitkisel ve geometrik
motifler de yer almaktadır. Çizgisel ve bitkisel bezemeler, geometrik desenler, yıldız motifleri, mimari tasarımlar ve figüratif sahneler gibi oldukça çeşitli bezeme öğelerini
üzerinde barındıran bu strigilis ünik bir örnek olarak karşımıza çıkmaktadır. Strigilis üzerinde betimlenen yılan ve yıldız motiflerinin Dioskurlar ile bağlantılı olması ve tapınağın da yine bu sahnede yer alması, strigilis sahibinin dini eğilimlerinin bir yansıması olarak sunulabilir.
Efes Müzesi’nde korunan bu örneklerin tarihlendirilmesi gerek Kotera-Feyer’in oluşturduğu tipoloji gerekse benzer örnekler dikkate alınarak yapılmıştır. Buna göre; örneklerimizden “Ters Çevrilmiş S Profilli Form” kategorisine dâhil edilenler MS 2. yüzyıla, “Dikey Form” kategorisinde ele alınanlar ise MS 1. yüzyıla ait olmalıdır.