İran’da Şahsi Kütüphanelerde Bulunan Türkmen El Yazmaları ve Tarihî Belgeleri
Özet
İran'da yaşayan Türkmenler geçmişten beri Arap alfabesini kullanmaktadırlar. Bu nedenle eski dönemlerde kaleme alınan el yazmaları sürekli okuna gelmektedir. Tarafımızdan İran'a yapılan araştırma gezisinde, Kara Molla veya Muhammet İşan Göklen gibi yeterince tanınmayan şairlerin bilim dünyasınca bilinmeyen yazmalarına ulaşıldı. Aynı şekilde Mahtumkulu'nun en eski yazmalarının biri sayılan ve tahminen XIX. yüzyılın başlarında yazılan Karabebek (Garabä:bek) nüshası da şahsi bir kütüphanede bulundu. Mahtumkulu Divanı'nın birçok diğer nüshaları Türkmenlerin, Horasan Türklerinin veya Kızılbaşların elinde muhafaza edilmektedir. Türkmen medreselerinin ve din bilginlerinin kütüphanelerinde de çok sayıda Türkmence el yazmasına rastlandı Bu yazmalardan bazıları çok eski tarihlidir. Örneğin Revnaku'l-İslam'ın Kesir nüshası tahminen 1805 yılında istinsah edilen bir el yazmasıdır. Eskiden kalan şecereler ve tarihî belgeler ise Türkmen ailesinin mirası olarak evlerde muhafaza edilmektedir. Örneğin XIX. yüzyılda Etrek Irmağı'nın kıyısındaki Türkmen boylarının "Öküzgerşen" adlı arazi paylaşım belgesinin, İnçeburunlu bir aile tarafından saklanmakta olduğu tespit edildi. Millî şuurun ve kültür mirasının geçmişten günümüze taşıyıcısı olan el yazmaları ve tarihî belgeler toplumun belleğidir. Bu bildiride İran'da tarafımızdan şahsi kütüphanelerde tespit edilen Türkmen Türkçesi el yazmaları ve tarihî belgeler hakkında bilgi verilerek bu belleğe sahip çıkmak ve koruma altına almak hususunda öneriler sunulacaktır. Turkmen who live in Iran have been using the old Arabic alphabet up to present. This situation causes the manuscripts written in ancient times to be read from past to present. During a research trip to Iran, the copies of the writings of Kara Molla and Muhammet İşan Göklen, poets who are not wellstudied by the science world were found. In addition to that, a copy of Karabebek (Garabä:bek) which is predicted to be written in XIX. century and considered to be one of the oldest Mahtumkuli writtings was found in a personal library. Many other copies of Mahtumluli’s writtings are also kept and protected by Turkmen, Khorasani Turks and Qizilbash. Several manuscripts written in Turkmen were found in the libraries of the religious scholars and madrasas. Some of them were very old; for example, the copy of Kesir of Revnaku’l-Islam is predicted to be hand-written in 1805. Documents such as family trees ect. are kept in houses as Turkmen heritages. For example, it has been learned that a document about the borders of a land named Öküzgerşen written in XIX is kept by a family in İnçeburun. Manuscripts and historical documents are a part of the cultural heritage of a society. In this paper it is aimed to protect such manuscripts and documents written in Turkmen and found in personal libraries during our trip to Iran by giving information about them
Kaynak
Uluslararası Türkçe Edebiyat Kültür Eğitim (TEKE) DergisiCilt
5Sayı
3Bağlantı
https://app.trdizin.gov.tr//makale/TWpNMk5qRXdNQT09https://hdl.handle.net/20.500.12809/6755